Faust

ESER: EBRU CEYLAN
METİN YAZARI: EBRU CEYLAN
SESLENDİREN: SİNAN TUZCU
MÜZİK: PEYK
SES TASARIM: -
MÜZİK MIX MASTERING: BERK KULA

Eser Ölçüsü 90x90 / Çerçeveli 110x110
Canvas, Yağlı Boya, Çerçeveli

BİLGİ:
Johann Wolfgang von Goethe'nin ünlü trajedisinin başkahramanıdır. Faust, bilgeliği, aşkı ve ölümsüzlüğü arayan bir karakterdir. Goethe'nin eserinde, Faust'un şeytanla yaptığı bir anlaşma üzerinden insanın sınırlarını, arzularını ve içsel çatışmalarını keşfederiz. Faust, Avrupa edebiyatının en önemli ve derin karakterlerinden biridir.

SANATÇI GÖRÜŞÜ:
Faust’un hikayesini resmetmek, insanın içindeki sonsuz çatışmanın derinliklerine bir yolculuktu. Tabloyu ikiye böldüğümde, bir yanda aydınlığın huzuru, diğer yanda karanlığın içsel kıyameti duruyor. Bilge figür, elinde tuttuğu aynada, kendi şeytani yansımasını görüyor; bir anlamda kendine bakarken gördüğü, kendi içindeki anlaşmanın bedeli. Arka plandaki matematik sembolleri, bilgi ve aklın soyutluğunu temsil ediyor; fakat bu bilgi, insanın hırs ve ihtiraslarına yenik düştüğünde ne kadar kırılgan olabileceğini de ima ediyor. Bilge kişinin aynada gördüğü yansıması, yalnızca bir şeytan değil, insanın kendisiyle yaptığı pazarlığın suretidir. Ayna burada yalnız bir nesne değil, ruhun içinden geçen karanlık yolun sembolü. Faust’un hikayesi, insanın kendi özündeki çelişkiyi anlaması ve karanlık tarafıyla yaptığı anlaşmaları sorgulaması üzerine bir metafor. Bu çalışmada, karanlık tarafın cazibesi kadar, onun getirdiği yıkımı da vurgulamaya çalıştım. Ayna, sadece yüzeyiyle değil, derinlikleriyle de bir bilinç katmanı ekliyor. Resimdeki yarı karanlık fon, kayboluşun ve kendini aramanın sancısını taşırken; aydınlık taraf, hâlâ bir umut ışığı taşıyan bilginin yolunu işaret ediyor. Bu tabloyla Faust’un trajedisini, her birimizin kendi içimizde taşıdığı şeytani yanla barışma ve ona karşı durma mücadelesi olarak yeniden yorumladım. İnsan, her baktığında aynanın yüzeyinde değil, kendi derinliklerinde cevapları bulmaya çalışır. Bu resim, o yolculuğun bir anıdır.