Fatma Aliye

ESER: EBRU CEYLAN
METİN YAZARI: EBRU CEYLAN
SESLENDİREN: TİLBE SARAN
MÜZİK: SERENAD BAĞCAN
SES TASARIM: EKİN ETİ, ZUHAL MÜZİK
MÜZİK MIX MASTERING: BERK KULA, EKİN ETİ

Eser Ölçüsü 100x100 / Çerçeveli 120x120
Canvas, Yağlı Boya, Çerçeveli

BİLGİ:
Fatma Aliye (1862–1934), Osmanlı dönemi Türk edebiyatının ilk kadın romancılarından biridir. Kadın hakları ve toplumsal eşitlik konularında cesur bir ses olmuştur. Eğitimini özel olarak almış ve kadınların toplumsal hayattaki rollerini sorgulayan eserler yazmıştır. En bilinen eseri Refet, kadının özgürlük arayışını ve geleneksel toplum normlarına karşı duyduğu isyanı işler. Ayrıca, ilk kadın edebiyat eleştirmeni olarak da tanınır. Fatma Aliye, kadınların eğitimine ve özgürlüğüne büyük önem vermiştir ve yazılarıyla bu konuda öncü olmuştur.

SANATÇI GÖRÜŞÜ:
Fatma Aliye’nin bisiklete bindiği bu tablo, onun hayatını, ideallerini ve toplumsal sınırları aşma mücadelesini simgeliyor. Beyaz elbisesiyle, adeta saf bir özgürlüğün ve temiz bir niyetin sembolü olarak, kadınların dönemin kısıtlamalarına karşı çıkma isteğini ve cesaretini yansıtıyor. Bisikletin hareketi, sadece fiziksel bir yolculuğu değil, aynı zamanda Fatma Aliye’nin entelektüel ve toplumsal yolculuğunu da simgeliyor; bir kadının kendi kimliğini bulma ve ifade etme çabasını. Tablonun arka planında kullanılan açık renkler, geçmişin ağır baskılarından arınma ve yenilik arayışını ifade eder. Bu parlak atmosfer, Fatma Aliye’nin sadece bir edebiyatçı değil, aynı zamanda toplumsal değişimin bir parçası olarak yükseldiğini anlatır. Güller ise onun dişi kimliğini, zarafetini ve doğayla uyumlu, ama aynı zamanda güçlü duruşunu simgeliyor. Yeşil yapraklar, canlılığın, büyümenin ve dönemin kadınlarının potansiyelinin farkına varmalarının simgesi olarak kullanılmıştır. Yıldızlarla çevrili siyah hava balonu, Fatma Aliye’nin hayal gücünün ve düşünsel derinliğinin sembolüdür. Onun için yazmak, bir anlamda gökyüzüne doğru yükselmek, bilinmeyene cesurca adım atmaktır. Siyah balon, yalnızca bir hayal veya düşünce baloncuğu değil, aynı zamanda bir kadın yazarın, düşüncelerini ve sesini yankılandıran, dış dünyaya meydan okuyan bir ifadesidir. Bu tablo, Fatma Aliye’nin özgürleşme mücadelesini, toplumsal normların dışına çıkma arzusunu ve kadının gücünü kutlayan bir görsel anlatıdır. Onun edebiyatında olduğu gibi, her detayda bir direniş ve bir çağrı vardır: Kadınlar, sınırları aşmak için yalnızca fiziksel değil, zihinsel olarak da özgürleşmelidir.